
31 Aralık 2010 Cuma
Seneye Görüşürüz:))

28 Aralık 2010 Salı
Erkek Olmak Gibisi Yok...
Dün yine her zamanki gibi Bekir'le sabahladık yine her zamanki gibi sabahın beşinde mutfakta kahvemizi içmeye başladık. Neyse öyle böyle konuşurken laf kızlara geldi. Kız olsak acaba ne yapardık durum değerlendirmesi yaptık ve iyi ki erkek olmuşuz dedik. İşte sebepleri;
1. Vücudundaki kılları mütemadiyen aldırmak zorunda değilsin.
2. Bıyıkların utanç değil çoğu zaman övünç kaynağıdır.
3. Beş günlük tatil için ufak bir çanta yeterlidir.
4. Her kavanozu tek başına açma kabiliyetine sahipsindir.
5. Tazelemek zorunda olduğun bir makyajın olmadığı için zırt pırt tuvalete gitmezsin.
6. Kilo aldığında dostların sana acıyarak bakmaz.
7. Ayakkabılarının topuğu ve tırnağın asla kırılmaz, çorabın kaçmaz.
8. Göbeğin bile bir çekicilik unsuru olarak sunulabilir. "Bu göbek değil sevgilim, aşk halkası.."
9. İş görüşmelerinde kalça ve gögüslerinin güzelliği hiç önemli değildir.
10. Pişireceğin hayvanı kendin avlayabilecek güçtesindir.
11. Duş yapman ve giyinmen en fazla on dakika sürer.
12. Gereksiz eşyaların bulunduğu bir çantayı taşıma alışkanlığın yoktur. Ceketini alıp çıkarsın.
13. Beşli paket halindeki donların fiyatı, tek bir sütyeninki kadardır.
14. 40 yasına da gelsen kimse evde kaldığını iddia edemez.
15. Çişinle İtalyanca " Seni Seviyorum " yazabilecek kadar kabiliyetlisindir.
16. Yüzündeki tüm renkler orjinaldir ve ne silince, ne yağmurda, ne de ağlayınca çıkar.
17. Arkadaşına yarım saatte bir arkanı kontrol ettirmek zorunda kalmazsın.
18. Bira şisesini açacak kullanmadan açmanın en az beş yolunu bilirsin.
19. Sohbet ettiğin insanlar bakışlarını göğüslerine doğru kaydırmaz.
20. Sokakta muz yemen hiç ayıp sayılmaz.
21. Evlenince soyadını değiştirmek zorunda kalmazsın.
22. Kız arkadaşın kıyafetine karışmaz.
23. Karşı cinsle eşit olduğunu kanıtlamak için ömrünü adanmış hemcinslerin yoktur.
24. Kahvehaneler, stadyumlar, sırf senin daha keyifli bir hayat sürmen için vardır.
25. Topuklu ayakkabı gibi bir şeyin üstünde hokkabazlık yapmak zorunda değilsin.
26. "Erkek Hastalıkları Uzmanı" diye bir kavram yoktur.
27 Aralık 2010 Pazartesi
Kıssadan Hisse Falan Filan...

23 Aralık 2010 Perşembe
Bekçi

Devlet bir gün geniş ve boş bir araziye geceleri göz kulak olacak,500 TL maaşla, bir bekçi işe almaya karar verir. Bir süre sonra düşünülür ; ''Peki talimatlar olmadan bekçi işini nasıl yapacak''. Bir planlama birimi kurulur ve planlamayı yapmak üzere, 750'şer TL maaşla, iki kişi işe alınır.Bir süre sonra ''İşleri yapıp yapmadıklarını nasıl kontrol edeceğiz'' diye düşünülerek, 1.000'er TL maaşla, iki denetmen işe alınır,biri denetim yapar diğeri raporları yazar. Bir süre sonra'' Bunların maaşları hesaplanıp nasıl ödenecek '' diye tartışılır ve 1.500'er TL maaşla, bir malimüsavir, bir katip, bir de istatikçi işe alınır. Bir süre sonra ;''Peki bunlardan kim sorumlu olacak.'' Diye düşünülür ve 5.000 TLmaaşlı bir müdür ve 3.000'er TL maaşla iki de müdür yardımcısı işe alınır. Bir süre sonra, ülkede ekonomik kriz çıkar ve bütçedeki masrafları kısmak için bekçi işten çıkartılır.
22 Aralık 2010 Çarşamba
Armanın Gururu Sarı Melekler

20 Aralık 2010 Pazartesi
Abdullah Gül ve Recep Tayyip; Size Alışamadım

Sayın Cumhurbaşkanı Abdullah Gül Ve Sayın Başbakan Recep Tayyip Erdoğan size alışamadım.
Yanlış anımsamıyorsam Kenan Evren’in Cumhurbaşkanı Turgut Özal’ın da Başbakan olduğu dönemde bir teğmen Turgut özala telgraf çekerek size alışamadım demişti.
O dönemin yasa uygulayıcıları açıkçası yasayı hükümet edenlerin çıkarlarına göre kullananların emri ile o onurlu teğmene çektirmedikleri acıyı bırakmadılar. Apoletini sökmekten tutun da, görevden almayı gündeme getirdiler.
Hatta işi o kadar ileri götürdüler ki, sevgili yurtsever teğmenimizi hapse koymayı dahi düşündüler.
Şimdi o teğmen hangi acılar, hangi sancıları çekti bilemem. Görevinden alındı mı alınmadı mı, hapse atıldı mı atılmadı mı bilemiyorum.
Çünkü ben de dövletin (dövlet, çünkü bizde devlet yok; dövlet var, dövüp yönetiyor) elinde bulunan bilgi edinme kaynakları yok. Çünkü benim elimde MİT’in, itin bilgileri yok. Ben şimdi o teğmenin yolundan gidiyorum.
Çünkü bu memleketi seven, bu toprakların üzerinde yaşayan emekçi halkların düşüncelerine o teğmen yol gösterici olmuştu.
Ben de şimdi aynı şeyi söylüyorum.
Sayın Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Sayın Başbakan Recep Tayyip Erdoğan size alışamadım.
Sevgili dünya ozanımız Nazım Hikmet, Menderes için şöyle demişti:
Senin ana rahmine düştüğün gün Milletinin en kara günüdür.
Ben de size aynı şeyi söylüyorum.
Şimdi beynimin hiçbir hücresinden kuşku duymadan şunu söylüyorum: Elinizin altındaki mahkemelere bir tek işaretinizle emrinize koşarak suç sizde olsa bile sizin çıkarınıza karar verecek hakimlere, savcılara sahipsiniz.
Ben İlyas Salman olarak Malatya Arguvan ilçesi Asar köyü nüfusuna kayıtlı ... Nüfus cüzdanı örneğim
Soyadı: Salman
Adı: İlyas:
Baba Adı: Vahap
Ana Adı: Hafize
Doğum Yeri: Arapkir
Doğum Tarihi: 14.1.1949
Medeni Hali: Evli
Sayın Cumhurbaşkanı, Sayın Başbakan; Size hodri meydan diyorum ve Türkiye Cumhuriyeti mahkemeleri hukuk kurallarına göre sizi mahkemeye davet ediyorum.
Bir tek şartım var: Sizin de avukatınız olmayacak benim de avukatım olmayacak. Çünkü size güvenmiyorum. AKP’li bir avukatı seçersiniz, AKP’li bir hakimi seçersiniz. Kanunları size göre yorumlar, kanunları size göre yorar; bu sayede kanunlar bitkin düşer.
Ben bütün samimiyetimle söylüyorum. Kanunların tarafsız uygulanmasından yanayım. Gerçi kapitalist sistemde kanunlar ne kadar tarafsız uygulanır? Bu konuda kuşkularım değil, yerine göre tespitlerim var.
Bunları neden söylüyorum? 24 Kasım’da Dünya Öğretmenler Günü kutlanıyordu.
Sayın Cumhurbaşkanımız Abdullah Gül öğretmenlere yönelik daha doğrusu öğretenlere yönelik bir takım lafızlar etti.
Örneğin dünyayı değiştirecek çocuklarımızı sizler yetiştireceksiniz dedi.
Acaba Abdullah Gül dünyanın değişip gelişmesinden yana mı, ya da dünyanın milattan sonra 600. yıllardaki haline dönmesinden yana mı?
Sayın Abdullah Gül’ün konuşmasında en dikkatimi çeken şey şu oldu: Başöğretmenimiz Mustafa Kemal’den hiç söz etmedi.
Acaba Abdullah Gül o koltukta oturmasını Mustafa Kemal ve silah arkadaşlarına borçlu değil mi?
Ben yüzde 47’nin değil yüzde 53’ün adına yazıyorum. nİnanıyorum ki Abdullah Gül de, Recep Tayyip Erdoğan da yüzde 47’nin adamları.
Biz % 53 olarak şunu soruyoruz: Bir torba kömür vererek oyunu aldığınız aptal kalabalığının mı yanındasınız, kendini satmamış yüzde 53’ün mü yanındasınız? Ya da ikilimi oynuyorsunuz.
İyi çiftetelliler!
İlyas SALMAN
19 Aralık 2010 Pazar
Bizim İçin Dayan LEFTER....
18 Aralık 2010 Cumartesi
Neyzen Tevfik...
14 Aralık 2010 Salı
Hoşgörü Üzerine
9 Aralık 2010 Perşembe
Türk Olmak

8 Aralık 2010 Çarşamba
Bursaspor Tarih Yazdı

Alienation Nedir?

7 Aralık 2010 Salı
Pis Moruk İtiraf Ediyor
5 Aralık 2010 Pazar
Dokunmayın Şabanıma

Yaşamaya Dair
4 Aralık 2010 Cumartesi
Sarhoştum Hatırlamıyorum

29 Kasım 2010 Pazartesi
N'oldu Hacu

24 Kasım 2010 Çarşamba
Bursaspor'dan 3 Büyüklere Özür

23 Kasım 2010 Salı
Greenpeace Üyelerine Meydan Dayağı!!!

19 Kasım 2010 Cuma
Dinle Küçük Adam

Ağustos Böceği Hikayesi

18 Kasım 2010 Perşembe
Evde Tv Keyfi

17 Kasım 2010 Çarşamba
Nazım'dan Rakı Dersi

Zenginmişiz Meğer Haberimiz Yok

16 Kasım 2010 Salı
İyi Bayramlar

15 Kasım 2010 Pazartesi
Einstein'dan Sözler ve Öneriler
Banka Böyle Aranmalı

14 Kasım 2010 Pazar
Kurbanlık Çetesi Çökertildi

13 Kasım 2010 Cumartesi
Karl Marx'ın Eşine Mektubu

10 Kasım 2010 Çarşamba
Alkol Tedavisine Cevap Vermedi

Kırklareli'nin Hamidiye köyünde yaşayan 23 yaşındaki Selim Karaduman isimli kişi geçen ay başladığı alkol tedavisinden kovulmak zorunda kaldı.
9 Kasım 2010 Salı
Atatürk'ü Özlemle Anıyoruz

"Benim naçiz vücudum nasıl olsa bir gün toprak olacaktır. Fakat Türkiye Cumhuriyeti ebediyen yaşayacaktır..."
Özgürlük ve bağımsızlık benim karakterimdir. Ben milletimin en büyük ve ecdadımın en değerli mirası olan bağımsızlık aşkı ile dolu bir adamım. Çocukluğumdan bugüne kadar ailevî, hususî ve resmî hayatımın her safhasını yakından bilenler bu aşkım malumdur. Bence bir millete şerefin, haysiyetin, namusun ve insanlığın vücut ve beka bulabilmesi mutlaka o milletin özgürlük ve bağımsızlığına sahip olmasıyla kaimdir. Ben şahsen bu saydığım vasıflara, çok ehemmiyet veririm. Ve bu vasıfların kendimde mevcut olduğunu iddia edebilmek için milletimin de aynı vasıfları taşımasını esas şart bilirim. Ben yaşabilmek için mutlaka bağımsız bir milletin evladı kalmalıyım. Bu sebeple milli bağımsızlık bence bir hayat meselesidir. Millet ve memleketin menfaatleri icap ettirirse, insanlığı teşkil eden milletlerden her biriyle medeniyet icabı olan dostluk ve siyaset münasebetlerini büyük bir hassasiyetle takdir ederim. Ancak, benim milletimi esir etmek isteyen herhangi bir milletin, bu arzusundan vazgeçinceye kadar, amansız düşmanıyım.
"Biz dünya medeniyeti ailesi içinde bulunuyoruz. Medeniyetin bütün icaplarını tatbik edeceğiz."
Cemaat Evinde Sex Skandalı

Üniversitelerde bu sıralar öğrencilerin vize sıkıntısı aldı başını gidiyor.Bazı öğrenciler dersleriyle cebelleşirken bazıları da işte oynaşta.Geçenlerde Afyon'da bi cemaat evine ahlak masası ekipleri tarafından yapılan fuhuş baskınında evde yaşları 20 ile 24 yaşları arasında kızlı erkekli gurup göz altına alındı.
Komşulardan Ayşe Dubar ise yaşanan olayların hala şokunda."Bunları dini bütün gençler olarak bildim.Yemedim yedirdim sürekli maddi manevi yardımda bulundum.Ama bu akşam olanların anlatılabilir bi yanı yok.Evden garip ah uh sesleri çığlıklar inlemeler gelince filmdir diye düşündüm.Ölüm gelirdi aklıma bu çocukların böyle şeyler yapacağı aklıma gelmezdi." şeklinde olaydan nasıl etkilendiğini anlatırken Ayşe teyzenin kelimeleri dirayetsiz kaldı.
8 Kasım 2010 Pazartesi
BİR KİŞİYE YAPILAN HAKSIZLIK

"Bir kişiye yapılan haksızlık,
bütün topluma karşı
işlenmiş bir suçtur.
bu bilinci paylaşmak ve
bu sorumluluğu yerleştirmek
zorundayız.
Uygarca paylaşılan sorumluluk bilinci,
özgürlüğün de,
demokrasinin de
tek güvencesidir.
Bu güvence sağlanmadıkça,
demokrasinin temeline
tek bir taş bile konmuş olamaz.
Unutmayalım ki "cesur bir kez,
korkak bin kez ölür".
Önemli olan,
insanın böyle bir toplumda
"mezar taşı" gibi
suskunluk simgesi
olmamasıdır."
5 Kasım 2010 Cuma
Vize İşte

Öğrencinin çileli zamanı olan vize haftası geldi çattı.Bi çok kişinin vizeleride başladı.Benimse lanet sınavlarım cumartesi günü başlıyor.Nasıl oldu bilmiyorum ama 4 yılı deftersiz kitapsız bitirmek üzereyim.Her yıl olduğu gibi vize haftası yaklaşınca soluğu okulun fotokopi odasında aldım.Kümes kadar bi oda olan oda,fotokopi makinelerinin verdiği ısı ve emekli kuyruğu gibi bitmek bilmeyen sıra asıl beni strese sokan olay.Neyse ki sağ olsun bi arkadaşımın çektirmiş olduğu notları aldım ve not kaygım da kalmadı.Gerçi çalışacağımdan değil vicdanımı rahatlatmak için aldım tüm notları.Nasıl olsa bi şekilde yine yolumu bulucam gibi.
3 Kasım 2010 Çarşamba
Beşiktaşlıların Yıkıldığı Gece: Zilina 0-7 Marsilya

Beşiktaş'ın Liverpool'a Şampiyonlar Ligi'nde 8-0 yenilip tarihe geçmiş ve bu skor Şampiyonlar Ligi'nin en farklı maçı olmuştu.Bu sene tüm umutlarını Bursaspor'a bağlayan Beşiktaşlılar,Bursa'nın da 8-0'lık skoru egale edememesinin ardından umutlarını Zilina-Marsilya maçına bağladılar.Tüm Çarşı ve Beşiktaş camiasının bu maçın ikinci yarısını umutla takip etmeye başladı.Marsilya'nın ardı ardına golleri bulmasının ardın işte 8-0 tarihe gömülüyor dediler.Maçın daha 63. dakikası oynanırken Marsilya'nın Zilina deplasmanında 7-0 bulması işte yeni skor geliyor dedirtti.Yalnız bu seferde sahneye Fransızların,Türklere karşı olan antipatisi ortaya çıktı ve bu dakikadan sonra maçı rölantiye alan Fransız ekibi 7-0'ın üzerine yattı ve maç bu skorla sona erdi.Beşiktaşlı taraftarlar maç sonunda bi hayli üzgün oldukları gözlenirken kaderlerine de razı oldular.Bu sonucun ardından Çarşı Gurubu'nun Yıldırım Demirören'i istifaya davet etmesi bekleniyor.
CHP'de İşler Karıştı

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu,CHP'nin yeni yönetiminde Önder Sav ve Hakkı Suha Okay'a yer vermemesi CHP'de iç karışıklıklara neden oldu.Kılıçdaroğlu'nun bu iki isme yeni dönemde yer vermeyecek olması Sav ve Okay'dan cevap gecikmedi.Önder Sav ve Hakkı Suha Okay parti genel meclisinde bi basın toplantısı düzenledi.Sav ve Okay'ın yaptıkları azımsanacak şeyler değil.İşte Sav ve Okay'ın basın toplantısında Kılıçdaroğlu hakkında söyledikleri:"Eski başkanımız Baykal bildiğiniz gibi partimizden ayrılış şekli pek de hoş şekilde olmadı.Ama olsun.Neyse biz sayın Kılıçdaroğlu'nu genel başkanımız olması sırasında hep yanında olduk.Ama O ne yaptı bizi yeni dönemde parti meclisine almadı.Artık Kılıçdaroğlu ile aramızdaki bütün bağları kopartıyoruz.Kendisini Facebook arkadaş listemizden çıkardık.Ayrıca Kılıçdaroğlu'nu kardeş olarak ekleyen Sav artık sanal alemde de olsa tüm bağlarımız kopmuştur." şeklinde kamuoyuna bomba gibi düşen CHP'deki bu iç karışıklık AKP'nin ekmeğine bal-kaymak sürerken başbakan Recep Tayyip ise bu olaya bıyık altından güldü ve Facebook'un da bu yaşananları beğenirken yorum yapmaktan da kaçınmadı.İşte başbakanın bu üçlü arasındakilere yaptığı yorum "....:D" şeklinde oldu.Şimdi ise gözler Kılıçdaroğlu'na çevrildi.
1 Kasım 2010 Pazartesi
Şampiyonlar Ligi Rotası Belli Oldu

Geçen senenin şampiyonu Bursaspor Şampiyonlar Ligi'nde ki yeni hedefini belirledi.Geçen yılı Türkiye şampiyonu olarak bitiren Bursaspor,şampiyonluğun vermiş olduğu coşkuyla birlikte direkt olarak Şampiyonlar Ligine katılacak olmaları adı lazım değil bazı futbolcu ve yöneticilerin Real Madrid'i rakip olarak istemişlerdi.Fakat Şampiyonlar Ligi'nde birbiri üzerine alınan mağlubiyetlerden sonra guruptaki rakipler yönetim ve futbolcuların yüzünü bi nebze olsun güldürdü.Bu sene çok formda olan R.Madrid eğer Bursaspor ile eşleşmiş olsaydı Beşiktaş'ın Liverpool'dan almış olduğu 8-0 lık rekoru egale edecekleri takım arasında geçen konuşmalardan bazıları.Bursaspor başkanı İbrahim Kızıl'ın geçenlerde katıldığı bi yemekte masada geçen konuşması ise şu şekilde;"iyi ki Real Madrid ile eşleşmemişiz.Madara olurduk vallahi.G.Rangers bile bizi zorlanmadan yendi.Şampiyonlar Ligi'nde puan almaktan vaz geçtik.Hedefimiz bi gol atmak şimdilik.Bi de Sercan ne diyordu C.Ronaldo'ya bacak arası çalım atacakmış.Önce bi gol atsın da sonra o işlere girer."şeklinde yaptığı konuşmanın basına sızmasının ardından Bursasporlu taraftarlar kulüp binasının önünde başkan İbrahim Kızıl'ı protesto etmeye başladılar.Ortamın bi ara sakinlemesi üzerine taraftarlardan bazı aklı selim olanlar "adam haklı beyler.Burda neyi tartışıyoruz ki,takımımız bu sene ilk golünü atsın önümüzdeki yıllarda gerisi de gelir.En azından şimdiye kadar 8 yemedik 0 puan bizim için başarı.Zaten Fenerbahçe'de geçtiğimiz yıllarda 0 çekmişti.Biz önce golümüzü atalım" şeklinde konuşarak sinirli taraftarları yatıştıran bu kişiler sayesinde olaylar büyümedi ve Bursaspor'un bu yılki Şampiyonlar Lig'inde ki yolu da belli olmuş oldu....
Duyarsız Kalmayalım!!!

Borla çalışan araba üretildi, maliyeti 200 tl olan 1 kg bor ile 19 000 km yol yapabiliyor.(1100kg. oto sabit 100 km süratle giderse) Bu demek oluyorki Petrole son. Tam tersine Batılı ülkeler bor işletmeciliğinin kansere yol açtığını idda ederek BOR madenininden soğutma çabası içindeler. Oysa bu mucize maden kanser tedavisinde de kullanılmaktadır. Türkiye kiskacta.Arabayi bor madeniyle calistiracak patentli 600 proje oldugu ortaya cikti.
TÜRKİYE, dünyada bor rezervinin yüzde 73`üne sahip ve TÜRKİYE GELECEĞİN DUBAİ'sidir.
31 Ekim 2010 Pazar
Vergilendirilmiş Alkol Kutsaldır!!!

Alkollü içeceklere yapılan ÖTV vergisinin ardından tüketicinin canı oldukça sıkkın.Ama yapılan zamlar caydırıcı olmadı.İşte alkollü içeceklerin yeni fiyatları;Rakı 39 liradan 51 liraya,Cin ve Votka 44 liradan 52 liraya,Bira ise 2,75 liradan 3,2 liraya yükseldi.Hükümete olan tepkiler artarken içki tüketiminde herhangi bi azalma olmadı.Vatandaş alternatif yollar buldu.Bu yaşananlara çare bulmaya çalışan AKP hükemeti önümüzdeki yıl yapılacak seçimler nedeniyle sessiz kalmayı düşünüyor.İşte alkol fiyatlarına yapılan zamlardan sonra ülkemizde yaşananlar;Hatay'ın Antakya ve İskenderun ilçelerinde kaçakçılık artarken alkol severler içkilerini yeni yapılan zamlardan sonra %50 daha karlı alırken Mersin limanından da rakı,votka vb. alkoller tüketiciye sunuluyor.Trakya'da ise Edirne sınır kapısında gümrük memurları alkol geçişlerine göz yummaya devam ediyor.Ayrıca Trakya'da bulunun göçmenlerin evlerinde yapmış oldukları şaraplar ve erik rakılarının tadı denenmeye değer.Van'dan ise Türkiye'nin 1 yıllık alkol ihtiyacını sağlayacak alkol yurda sokulmuş durumda. İç Anadolu bölgesi ise sıkıntılı günler yaşıyor.Zaten sınırlı sayıda bulunan Tekel bayilerinde ise fiyatlar uçmuş durumda.Kaçak içki fiyatlarınında yüksek olması Kayseri,Yozgat,Sivas,Konya gibi illerde yaşanan içki sıkıntısı burada yaşayanları farklı kafa bulma yöntemlerine yöneltti.Buralarda artık genellikle fiyatları daha makul olması sebebiyle bali ve tinere yöneltirken lüx içeceklerin başında esrar,eroin ve kokain gelirken bunlara tedarik edemeyen vatandaşlar ise bundan önce sakin bi hayat sürdürürken yaşanan sıkıntıdan dolayı evde eşlerini ve çocuklarına karşı şiddet eğiliminde bulunuyor.Ülkede yaşanan bu kaos hükümeti fiyatlarda indirime götürmesi bekleniyor.Muhalefet partileri CHP ve MHP yapılan bu zamlardan sonra Anayasa Mahkemesine gidicek bu iki partinin yarın meclise bi Gen soru götürmesi de gündemde.Her yaptığı ile gerileme yol açan AKP'ye karşıda askeriyenin darbe girişiminde bulunması sızan bilgiler arasında....
Mesut Özil Yola Geliyor

Almanya Milli takımını tercih ettikten sonra Türkiye'de eleştiri yağmuruna tutulan Mesut Özil,Türk halkının gönlünü almaya yavaş yavaş başladı.Almanya ile oynanan Avrupa Futbol Şampiyonası gurup maçlarında Türkiye'ye karşı forması giymesi stada karşı gelen Türkler tarafından ıslıklanarak protesto edilmiş yalnız milli takımımıza karşı attığı golden sonra sevinmemesi coşkuyla karşılanmış ve Türk futbol otoriteleri tarafından taktirle karşılanmış ve bi nebze olsun affedildi de diyebiliriz.
Son Yaptığı İse Herkesi Ağlattı
Real Madrid'de oynayan Türk asıllı futbolcu Mesut,Cumhuriyet Bayramı nedeniyle paylaşım sitesi Twitter'de bir mesaj yayınladı.
Mesajda, “Our true mentor in life is science” (Hayatta en hakiki mürşit ilimdir) Mustafa Kemal Atatürk. Tüm Türkiye'nin Cumhuriyet bayramını kutlarım. Sevgiler!” ifadesi yer aldı.Mesut, mesajında Mustafa Kemal Atatürk'ün bir fotoğrafını da paylaştı.Mesut Özil, profil tanıtım sayfasında da “Ben sporcunun zeki, çevik ve aynı zamanda ahlaklısını severim. M. Kemal ATATÜRK” ifadesini kullandı.
Twitter'de Mesut'un yaptığı görenlerin göz yaşları sel olurken takipçileri de bi o kadar arttı.Yakın çevresine Alman Milli takımını bırakacağını söylediği ve içindeki Türklüğün debiştiğini söyleyen Mesut önümüzdeki yıl Türkiye'ye gelerek Ülkü ocaklarına katılıp Tekir Yaylası'nda ki törenlere katılacağı çıkan söylentiler arasında...